Polonya’daki Silesia Üniversitesi tarafından yapılan araştırmada, kamusal alanda sergilenen sevgi gösterilerinin (PDA – Public Display of Affection) ilişki memnuniyetini artırdığını ortaya koydu. Toplum içinde el ele tutuşmak, öpüşmek ya da sarılmak gibi davranışlar, romantik bağı güçlendirebiliyor.
Çalışma kapsamında Endonezya, Nepal ve Polonya’dan 450’nin üzerinde kişiyle anket yapıldı. Katılımcılara hem özel hem de kamusal alandaki sevgi gösterileri, bu tür davranışlara karşı tutumları ve diğer kişilerin PDA’sına yönelik olumsuz düşünceleri soruldu.
Analizler, gerek özelde gerek kamusal alanda sergilenen romantik davranışların -el ele tutuşmak, öpmek, sarılmak gibi- daha yüksek ilişki memnuniyeti ile ilişkili olduğunu gösterdi. Bu davranışların genel yaşam memnuniyetini artırdığı, stresi azalttığı ve ruh sağlığını olumlu etkilediği de belirlendi.

KÜLTÜREL FARKLILIKLAR DA BELİRLEYİCİ
Araştırmada kültürel farklılıklara da dikkat çekildi. Polonyalı katılımcılar PDA’ya en fazla yer veren grup olurken, Endonezyalılar en düşük seviyede sevgi gösterisinde bulunanlar olarak öne çıktı.
PLOS ONE adlı bilimsel dergide yayımlanan bulgulara göre, her üç ülkede de sevgi gösterileri ile ilişki memnuniyeti arasında pozitif bir ilişki gözlemlendi. ”Bu sonuçlar, romantik ilişkilerde fiziksel sevginin önemini vurguluyor” ifadelerine yer verildi.
KADINLAR DAHA SIK SEVGİ GÖSTERİYOR
Araştırma, önceki çalışmalarla paralel olarak, cinsiyetin PDA üzerindeki etkisine de ışık tuttu. Kadınların erkeklere kıyasla daha sık sevgi gösterdiği, erkeklerin ise fiziksel yakınlıktan daha fazla yoksunluk hissettiği belirtildi.
Erkeklerin öpüşmeyi, kadınların ise sarılmayı daha çok tercih ettiği belirlense de, bu farkların oldukça küçük olduğu vurgulandı.
İlginç bir bulgu ise, romantik ilişkisi olmayan bireylerin PDA’ya karşı daha olumsuz tutumlara sahip olması oldu.

ORTAK HESAP, ORTAK HAYAT
Mutlu bir evlilik için başka bir öneri de 2023 yılında yayımlanan bir araştırmadan geldi: Ortak banka hesabı açmak. Araştırmada 230 yeni evli çift, iki yıl boyunca takip edildi. Başlangıçta tüm çiftlerin ayrı banka hesapları vardı. Bazı çiftlere hesaplarını ortaklaştırmaları, bazılarına ayrı tutmaları, bazılarında ise kararı kendilerinin vermesi istendi.
İki yıl sonunda yapılan değerlendirmelerde, ortak banka hesabı açan çiftlerin ilişki kalitesinin diğer gruplara kıyasla belirgin şekilde daha yüksek olduğu görüldü. Uzmanlara göre, maddi kaynakların birleşmesi, çiftlerin finansal hedeflerini uyumlu hale getiriyor ve şeffaflığı artırıyor.
Ayrıca bu durum, “evliliği birlikte inşa etme” anlayışını da güçlendiriyor. Araştırmacılar, bu tür bir yaklaşımın, eşlerin birbirlerinin ihtiyaçlarına daha duyarlı ve destekleyici olmasına katkı sağladığını belirtiyor.